Copy
View this email in your browser

Merhaba e-mel dostları

Sayın <<First Name>> <<Last Name>>

Bu mesajı Emel Dergisi'ne aboneliğiniz vesilesiyle gönderiyoruz.
 
Vakfımızın faaliyetlerini, projelerini ve Emel dergimizin çıkış tarihlerini duyurmak için hazırladığımız elektronik bültenin Ekim sayısı ile birlikteyiz. 

Son sayımızda neler var?

  • BAŞYAZI   - Zafer KARATAY
  • KIRIM’IN ANTLI KURBANI NOMAN ÇELEBİCİHAN  (1885-1918)  - Bülent TANATAR
  • ULU ŞEİTİMİZNİÑ AZİZ HATIRASI ÖGÜNDE NELER YAPTIQ, NELER YAPMALI EDİK? - Nariman ABDULVAAP
  • ÇELEBİCİHANNIÑ MANEVİY VE SİYASİY MİRASI - Nariman ABDULVAAP
  • KIRIM’IN GELECEĞİNDE KIRIM TATAR DİASPORASININ ROLÜ  - Av. Namık Kemal BAYAR
  • KÖKLER - Serkan SAVA
  • ROMANYA’DAN TÜRKİYE’YE:   SELVET BOLBOL’UN HAYAT HİKAYESİ - Özgür KARAHAN
  • OBUR İLE VUKODLAK  - Mehmet Berk YALTIRIK
  • QUDÜS  (Şiir)- Emine ÜSEYİN
  • KIRIM TATAR HALK KÜLTÜRÜNDEN - 
  • AQMECİT MANELERİ 
  • YENİ KİTAPLAR - Hazırlayan: Özgür KARAHAN
  • EMEL KIRIM VAKFI’NIN 2017 FAALİYETLERİ
Kırım Ateşi - Bir İşgalin Anatomisi
Gönül ŞAMİLKIZI
Ötüken Neşriyat, İstanbul, 2018.
ISBN: 978- 6051556390
240 sayfa, 13,5x21cm.
 
Kırım Tatarları, Sovyet diktatörlüğünün gasp ettiği vatanlarına, bu insanlık düşmanı rejimin çöküşüyle yarım asır sonra dönebilmişlerken, şimdi de o rejimin territoryal nüfuz ve etki alanına vâris olma iştahıyla Karadeniz’in incisine pençesini geçiren yeni Rus emellerinin kurbanı olmuşlardır. Böylece Kırım Tatarları’nın öz yurdu, bütün dünyanın gözü önünde iki yüzlü ve hukuksuz yeni Rus şovenizminin pervasız cinayetlerinin, Kremlin kuklaları tarafından yaratılan siyasî istikrarsızlık ve kararsızlıklardan beslenen saldırgan müdahalelerinin öznesine dönüşmüş, Kırım Tatarları öz topraklarında bu defa da esir durumuna düşmüşlerdir. Çalışma alanı eski Sovyet coğrafyası olan Gönül Şamilkızı, uzun zamandır yerinde takip ettiği bu bölgedeki çatışma ve krizleri, Kırım’ın işgaline varan sürecin birincil tanığı olmuş bir gazeteci kimliğiyle, okuyucuyu içine çekecek sarsıcı bir yalınlık ve anlaşılır bir kuşatıcılıkla ele almış, okurken, içinde bulunduğumuz bölgenin büyük politik aktörlerinden birinin, tarih tarafından kendisine verilen itimatsızlık beratını nasıl bir “liyakat”le taşıdığını daha iyi anlayacağımız çağdaş bir kronik meydana getirmiştir.

Gaspıralı İsmail Bey Üniversitesi mi?

"Türkiye’de onlarca üniversite var, Türk Cumhuriyetlerinde var, bırakın bu muhteşem insanın adının bir üniversite adının verilmesini bir yana, adına bir enstitü bile yok."

Zafer KARATAY

24 Eylül 1914 günü rahmetli olan Gaspıralı İsmail Bey’i ve onun hizmetlerini günümüz Türk Dünyası ne kadar idrak ediyor? Onu, fikirlerini ve yaptığı hizmetleri ne kadar içselleştiriyor? Bu soruya kısaca 100 puan üzerinden bir değerlendirme yapacak olursam iyimser tarafımdan bakarak 5 puan verebilirim.

Öyle olmasaydı günümüzde çoktan bir üniversitenin adı Gaspıralı İsmail Bey adı verilirdi. Türkiye’de onlarca üniversite var, Türk Cumhuriyetlerinde var, bırakın bu muhteşem insanın adının bir üniversite adının verilmesini bir yana, adına bir enstitü bile yok.

Özellikle SSCB dağılıp bağımsız Türk Cumhuriyetleri kurulduktan sonra, Rusya’ının esareti altındaki Türk ve Müslüman toplumlarla irtibatlar kolaylaştığında İsmail Gaspıralı’nın “Dilde Fikirde İşte Birlik” Şiarı sinlerce defa dile getirildi. Birçok etkinliğin şiarı oldu, tıpkı Eskişehir’in Türk Dünyası kültür başkenti olduğu yıldaki etkinliklerin ana sloganı olduğu gibi.

İsmail Gaspıralı gibi hizmetleriyle, fikirleriyle umum Türk Dünyasını kapsayan  ve Türk Dünyasının hemen her yerinde ona ayak uydurmuş, ona yoldaş olmuş, fikirdaş olmuş onun yolunda gitmiş, onun fikirleriyle yetişip gözünü açmış milletine hizmet etmiş ülküdaşları olan başka kim var? 

Eğitim reformuyla ve açtığı, açılmasına vesile olduğu, Kaşgar’dan Balkanlara, İstanbul’dan Sibirya’ya 5000”den fazla Usulü Cedit okullarıyla Türk Dünyasının aydınlamasına yaptığı öncülük, 1883 yılından 1918’e kadar yayınlanarak Türk Dünyasını, İslam Dünyasını kucaklayan Tercüman gazetesi ve diğer muazzam hizmetleri gözönüne alındığında adının bir üniversiteyi şereflendirmesi iyi olmaz mı?

Hak etmiyor mu?

Bakalım Gaspıralı İsmail Bey adının bir üniversiteye verilmesi şerefine, hangi Türk cumhuriyeti hükümeti, hangi devlet adamı, devlet yetkilisi nail olacak?

QHA


Desteğinize ihtiyacımız var.

Emel Dergisi abone bedellerini PTT aracılığı ile de ödeyebilirsiniz.
PTT Posta Çeki Hesap No: 8728830

http://emelvakfi.org/abonelik.asp
Copyright © 2018 Emel KIRIM Vakfı - Emel Dergisi, All rights reserved.


e-postalarımız hakkındaki tercihlerinizi değiştirebilirsiniz. 
Tercihinizi değiştirmek veya listeden ayrılmak için tıklayınız.

Email Marketing Powered by Mailchimp